DOĞU KARADENİZ İHRACATÇILAR BİRLİĞİ'NİN “TÜRK ÇAYININ İHRACAT KAPASİTESİNİN ARTIRILMASI VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİNİN SAĞLANMASI” UR-GE PROJESİ START ALDI

Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği tarafından Rize Ticaret Borsası işbirliği ve destekleriyle  hazırlanan “Türk Çayının İhracat Kapasitesinin Artırılması ve Sürdürülebilirliğinin Sağlanması” isimli UR-GE projesi Ticaret Bakanlığınca destek kapsamına alındı.

Rize ve Trabzon ilindeki çay imalatı alanında faaliyet gösteren yaklaşık 20 yararlanıcı şirketin yer aldığı proje kapsamında, katılımcı firmaların proje faaliyetlerine ilişkin giderlerinin %75'i destek kapsamında olacak.

2022-2025 yılları arasında 3 yıl süre ile yürütülecek proje kapsamında, katılımcı firmaların kümelenme anlayışı ve proje yaklaşımı çerçevesince ihtiyaç analizlerinin gerçekleştirilmesi; üretim trendleri, yeni ürün geliştirme, inovasyon, markalaşma, uluslararası rekabetçilik, üretimde sürdürülebilirliğin sağlanması ve iklim değişikliklerine uyum konuları başta olmak üzere çeşitli alanlarda eğitim ve danışmanlık programlarının yürütülmesi öngörülmektedir. Bununla birlikte, ihtiyaç analizi süresince tespit edilecek hedef pazarlarda Türk çayının ihracatının artırılmasına yönelik tanıtım, yurt dışı pazarlama ve alım heyeti faaliyetleri yürütülecektir.

Konu hakkında değerlendirmelerde bulunan Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Hamdi Gürdoğan; Bölgemizin yeşil altını olan çayın ihracatının arttırılması ve Türk çayının tüm dünyada tanınır bir noktaya ulaştırılması amacıyla bu projeyi başlattıklarını; amaçlarının Türk çayının diğer ülke çaylarından farklı olarak öne çıkan damak tadı, doğallığı, farklı aroması, natürel özellikleri ve diğer bir çok üstünlüğünün bir Türk markası çatısı altında dünya pazarlarında yer almasını sağlamak olduğunu belirtti.

Gürdoğan; bu kapsamda da Türk çayının anavatanı olan Rize ilimizdeki başta Rize Ticaret Borsamız olmak üzere ÇAY-KUR ve üreticilerimizle işbirliği içinde bu projeyi yürüteceklerini, çalışmalarda Bölge illerimizdeki Üniversitelerimizle de işbirliği yaparak, Türk çayından inovatif ürünlerin üretilmesine katkı sağlayacaklarını ve ayrıca geliştirilen yeni ürünlerin firmalarımızın üretim süreçlerine adaptasyonunu sağlayarak ürün geliştirme süreçlerine destek olacaklarını belirtti.

Gürdoğan; özellikle çok değerli bir bitki olan çaydan gıda sektörü dışında kozmetik ve kimya alanında da yeni ürünlerin geliştirilmesinin gerektiğini ifade ederek, proje kapsamında bu alanda da araştırmalar yapılacağını, çay bitkisinden yan ürünlerinin üretilmesi ve ihracatının yapılmasını önemsediklerini ifade etti.

Çay üretimimizin sadece iç piyasa odaklı olarak kurgulandığına; iç piyasa talebi yeterli görülerek ihracatın hep ikinci planda kalmasının doğru olmadığına vurgu yapan Gürdoğan; Ülkemizin dünyanın en çok çay üretimi yapan 6 ıncı üreticisi olmasına rağmen, çay ihracatımızın dünya toplam çay ithalatı içinde binde 3 gibi çok düşük bir orana tekabül ettiğini, yaklaşık 1 Milyon 820 Bin Ton civarında olan dünya çay ithalatından en az %10 düzeyinde pay almamız ve ürün üretimimizin katma değerli inovatif  ürünlere yönlendirilmesi gerektiğini ve yürütecek olduğumuz proje ile bu amacın gerçekleştirilmesine önemli katkı sağlayacaklarından ümitli oldukları belirtti.

Gürdoğan; son yıllarda küresel ısınma ve iklim değişiklerinin tarım üzerinde oluşturacağı riski gören bir çok ülkenin tarım sektörünün stratejik durumunu görerek, tarıma önem vermeye başladıklarını ve bu kapsamda da küresel ısınma ve iklim değişikliği risklerini bertaraf etmek için yoğun bir çalışma içine girdiklerini belirterek, Ülkemizin de bu durumu öncelikleyen politikalara önem vermeye başladığını ve bu kapsamda da yürütülecek projede çay üretiminde yeşil dönüşümün ve sürdürülebilirliğin sağlanması konusunda da üniversite ve araştırma kurumlarıyla çalışmalar yürüteceklerini belirtti.